Lupus Hastalığı Nedir? Belirtileri Nelerdir?
04 Aralık 2020
Lupus hastalığı diğer isimleriyle birlikte Lupus Eritematozus ve Kelebek Hastalığı, vücutta çoklu organa etki eden romatizma kökenli bir hastalıktır. Otoimmün hastalıklar sınıfında değerlendirilen Lupus ortaya çıktığında direkt olarak bağışıklık sistemini hedefler. Bu durumda bağışıklık sistemi mevcut işlevini yerine getiremez ve kendi hücrelerini tanıyamaz. Başta yüz olmak üzere deride kelebek benzeri kırmızı döküntüler görülen Lupus hastalığında eklem ağrıları gibi çok sayıda farklı belirti görülebilir.
Lupus Hastalığı Neden Olur?
Lupus hastalığının nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte, bağışıklık sisteminin vücuttaki kollajen yapılarına saldırdığı bu hastalığın farklı tetikleyicileri olduğu tahmin edilmektedir. Genetik faktörlerin, aile geçmişinde bulunan hastalık öykülerinin Lupus oluşumunda etkisi vardır. Ayrıca çevresel faktörler ve hormonlar Lupus hastalığının oluşmasında etkilidir. Tüm bunların dışında stres, ultraviyole ışınlar, enfeksiyon hastalıkları ve kullanılan bazı ilaçlar Lupus hastalığı için risk faktörü oluşturabilir. Bu risk faktörü aynı zamanda kadın hormonu olan östrojen ile birlikte artabilir.
Lupus hastalığı iki farklı tür üzerinden değerlendirilmektedir:
- Diskoid Lupus Eritematozus (DLE): Daha hafif seyreden Lupus türüdür. Bağışıklık sisteminin kendisini yabancı olarak algılayıp vücutta saldırıya geçmesi durumundan hayati iç organlar etkilenmez. Ancak ultraviyole güneş ışınlarına maruz kalan cilt üzerinde deformasyonlar meydana gelebilir. Diskoid Lupus Eritematozus hastalığında diskoid deri lezyonları ortadan kalktıktan sonra iz bırakabilir.
- Sistemik Lupus Eritematozus (SLE): Çok daha ciddi seyreden Lupus türüdür. Bağışıklık sisteminin anormal hareketleri hayati organlar dahil tüm vücudu etkileyebilir. Vakit kaybetmeden tanı ve tedavi uygulamalarının başlaması gerekir. Aksi takdirde kalıcı yara izleri bırakma ihtimali olan Sistemik Lupus Eritematozus yüz bölgesinde ciddi izler ve döküntüler meydana getirir.
Lupus Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
Lupus hastalığı belirtileri farklı gruplar üzerinden değerlendirilebilir. Hastalığın gelişmeye başladığı ilk dönemde ortaya çıkan problemler eklem ve kas rahatsızlıklarıdır. Lupus hastalığına bağlı olarak eklem şişmesi ve eklem iltihaplanması görülebilir. Bu problemleri takip eden dönemde eklem bölgesinde ağrılı yakınmalar hafif veya şiddetli bir şekilde ortaya çıkabilir. Eklem bölgelerindeki kızarma ve ısı artışını yorgunluk ve kas yakınmaları takip eder.
Lupus hastalığının belirtileri arasında eklem yakınmalarının ardından deri üzerinde oluşan deformasyonlar öne çıkmaktadır. Ultraviyole ışınların etkisi sebebiyle deri üzerinde çeşitli reaksiyonlar meydana gelmektedir. Bu reaksiyonlar başta yüz bölgesi olmak üzere vücudun çok sayıda yerinde kelebeğe benzeyen kırmızı döküntüler şeklinde kendini göstermektedir. Vücudun bütünü güneşe maruz kalırsa belirtilerin yoğunlaşması mümkündür. Ancak çoğunlukla güneşe en çok temas eden bölgeler olduğu için yanak ve burunda lekelenmeler ortaya çıkar. Tüm cilt hastalıktan etkilenebileceği için saç dökülmelerinin görülmesi hastalığın doğal süreci olarak değerlendirilmelidir. Dökülen saçların yeniden uzamama ihtimali bulunmaktadır.
Lupus hastalığında özellikle güneşle fazla temas gerçekleştiğinde hastalığın daha şiddetli bir şekilde yayıldığı bilinmektedir. Bu durum başta deri üzerinde daha ciddi reaksiyonların oluşumunu sağlamakla birlikte, bağışıklık sisteminin tehlikeli hareketleri için yeni alanlar da yaratabilir. Lupus hastalığı ile mücadele eden kişilerin büyük bir çoğunluğunda böbrek problemleri görülür. Çok ciddi vakalarda böbrek yetmezliği geliştirebilecek iltihaplanmalar ortaya çıkabilir. Ancak daha hafif etkisinde vücut sıvısındaki tutulumlar yüzünden ödem oluşumu başlamaktadır.
Lupus hastalığında daha az görülmekle birlikte farklı belirtiler de ortaya çıkmaktadır. Bunlar arasında başta damarlarda, akciğer, kalp ve karın zarlarında gelişmek üzere vücudun farklı yerlerinde ortaya çıkabilecek iltihaplanmalar; Ray naud sendromu, sinir sistemine bağlı olarak gelişebilen migren, epilepsi gibi hastalıklar, pankreatit, zatürre, karın ağrısı, mide-bağırsak problemleri, bulantı, iştah kaybı, kan değerlerinde dengesizlik, denge problemleri, inme ve lenf nodlarında büyüme gösterilebilir. Dalak ve karaciğerde de büyüme ortaya çıkabilir.
Lupus Hastalığı Tanı Uygulamaları
Lupus hastalığının tanı sürecinde fiziksel bulguların yeri büyüktür. Çoğunlukla ortaya çıkan belirtiler ışığında yapılan fiziksel muayene hastalık şüphesi için yeterli olmaktadır. Bunu takip eden süreçte yapılan çeşitli tetkikler ile hastalık net olarak ortaya çıkarılabilir. Bu tetkikler arasında kan değerlerinin ölçülmesi başı çekmektedir. Dolayısıyla Lupus şüphesi oluştuğunda ilk yapılacak tetkiklerden biri tam kan sayımı olmalıdır.
Lupus hastalığı teşhis aşamasında ayrıca Antinükleer antikor testi, Anti-ds DNA ve Anti-Ena testi yapılmaktadır. Vücutta Lupus sebebiyle hızla deformasyon gelişebilecek bölgelerden olduğu için böbrek ve akciğer üzerinde tetkikler de yapılmalıdır. Böbrek testlerinin yanında akciğer grafisi pek çok veri kazanılmasını ve hastalığın tedavi sürecinin daha sağlıklı bir şekilde planlanmasını sağlar.
Lupus Hastalığı Tedavi Uygulamaları
Lupus hastalığı tamamen ortadan kaldırılamamaktadır. Henüz bunu sağlayacak net bir tedavi planı keşfedilememiştir. Dolayısıyla mevcut tedavi planlamalarında ana amaç hastalığın yayılımını kontrol altında tutmak ve azaltmaktır. Lupus hastalığı vücudun çok sayıda farklı bölgesinde, farklı problemler meydana getirebilir. Tedavi planlaması ile birlikte bu problemlerin ortadan kalkması ve daha az yakınma ile işlev kaybına sebep olması amaçlanmaktadır. Lupus hastalığında erken teşhis büyük fark yaratmaktadır çünkü bu durumda belirtiler ciddi boyuta oluşmadan hastalığın kontrol altına alınma ihtimali bulunur.
Lupus hastalığının kontrol altına alınabilmesi için bağışıklık sistemini iyileştirici tedavi gerçekleştirilmektedir. Vücuda saldıran bağışıklık sisteminin bastırılması için bazı ilaçlar kullanılmaktadır. Ayrıca kortizon ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak adına antiromatizmal ilaçlardan yararlanılır. Hastaların hayat tarzı değişiklikleri yapmaları gerekebilir, özellikle kendilerini güneş ışınlarından korumaları gerekir. Bunun dışında gerçekleştirilen tedavi uygulamaları tamamen kişi özelinde belirlenir. Hastaların mevcut durumları ve yaşadıkları yakınmalar üzerinden bu problemler kontrol altına alıp hastalığın zararlarını azaltacak farklı tedavi planlamaları gerçekleştirilebilir.
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.